Yeni bir yıla daha giriyoruz,
Türkler Yüzyıllarca yaşadığımız Anadolu’da İmparatorluklar ve Devletler kurdu.
Fiilen yaşadığımız genç Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti 2017 ve bir önceki yıllarda içeride ve dışarıda sayısız saldırılarla karşı karşıya kaldı.
Rab-bime şükürler olsun ki dim dik ayakta kalmayı başardık ve başaracağızda.
2018 yılı ve takip eden yıllarda Yüce Allahım Türk Milleti başta olmak üzere Tüm islam alemine birlik, beraberlik, huzur, barış ve bereket versin.
Yeni yılı karşılarken klasik kutlamalar ve temenniler yerine bambaşka bir konuyu makaleme taşımak istiyorum.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’’nın sürekli vurguladığı MİLLİ kelimesi kamuoyunca Sanayi ve Teknolojik gelişmeler çerçevesinde algı yaratıyor.
Halbuki Kültür değerlerimizdeki MİLLİ’lik öncelikli vurgulanır ve uygulanırsa manevi değerler, Kompartumandaki değerlerin Lokomotifi olacaktır.
Örneğin, Yüzyıllarca tüm Dünya’da her yılbaşında NOEL BAYRAMI kutlanır, ( Noel Baba’yada atıfta bulunulur ).
Halbuki Noel Baba ile Noel Bayramının uzaktan yakından hiçbir ilgiside yoktur.
Noel Bayramı Hz. İsa’nın doğuşu ile alakalı bir durum iken, Dünya’da Hırıstiyan ve İslam aleminin tamamında Noel Baba yılbaşlarının simgesi haline gelmiştir.
Ne yazık ki Ülkemizde de Yılbaşlarındaki kutlamaların baş aktörü Noel Baba’dır.
Sözün özü, farkında olmadan kültürel değerlerimizi yok etmede üzerimize yok Maşallah.
Noel yerine Türklerin Yeniden Doğuşu NARDUGAN bayramını neden kutlamayız ?
Noel Baba’yı iyi bilir, yetmezmiş gibi , çocuklarımızın kılık kıyafetleri ile donatır yılbaşlarında boy göstermeyi mahiret sanırız da AYAZ ATA’yı bilmeyiz ?
AYAZ ATA kimdir ?
Eski Türkler’de Soğuk Hanı olarak bilinen Ayaz Ata’mız, efsaneye göre kışın soğuk havalarda ortaya çıkan ve aç, fakir, kimsesiz garibanlara yardım eden bir evliyadır. Ayaz kelimesi tüm Türk coğrafyasında yakıcı soğuk anlamına gelir.
Ay Tanrısı’nın, soğuk havaya karşı Türkler’i koruması için Ayaz Han’ı gönderdiğine inanılır. Ayaz Ata, Türkler’in gerçek Noel Babası’dır.
Türkler’in yeniden doğuş bayramı ise Nardugan’dır.
İslam öncesi eski Türk inanç ve kültürüne göre dünyanın tam ortasında hayat ağacı olan bir Akçam vardır. Gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gündüz, geceyi yenmiş yani Güneş zafer kazanmış olur.
Zira gece karanlık kötü, gündüz aydınlık iyidir. Türkler tanrı Ülgen’e teşekkür bağlamında Akçam ağacı altında şarkılar söyleyip kutlama yapardı. Akçam ağacının dallarına Tanrıdan dilekler asılır, altına da hediyeler konulurdu.
Ayaz Ata tarihi geçmişi 10 bin yıla uzanan proto Türk topluluklarında Yel Ana olarak anılırdı.
Türkler, güneşin zaferini ve yeniden doğuşunu, büyük şenliklerle ‘Akçam Ağacı’ altında kutlardı. Nardugan olarak bilinen bu bayram, Hunlar tarafından Avupa’ya taşındı. Avrupa’dan çekildikten sonra Hristiyanlar, Nardugan törenini İsa’nın doğumuyla ilişkilendirip Noel adıyla devşirerek kutlamaya başla...
FACEBOOK YORUMLAR